Hint Veda Toplumu -Ajanta ve Ellora Mağaraları
Hint Sanatı Muhteşem çeşitliliği ile verimli ve kökleşmiş bir sanattır. Değişik dinler ve bunlara dayanan tarihsel Hint sanatını zenginleştirir. Hindistan da Sanat girişinden bu yana dinin yayılmasına iş görmüştür.
dinlerin ilk başında Budacılık, Hindu ve Brahman dinleri ile Caynacılık gelir. Bu dinlere bağlı sanatçılar kutsal saydıkları ve tanrı katına yüceltilen din önderleri için inanılmaz güzellikte resim, heykel ve tapınaklar yapmışlardır.
Budacılık'tan esinlenerek yapılmış olan tapınaklar ya da manastırlar ve Buda heykelleri Hint sanatının en görkemli örneklerindendir. Bu yapıtların yoğunlukla bulunduğu kentler:
Allahabat, Delhi, Ajanta, Nasik, Ellora,Karli ve Bombay' dır.
Budacılıkta ilgili tapınak ya da manastırların çoğu kayalara oyularak yapılmıştır. Bu yapıların kapıları ve iç bölümleri, baştan başa oyma ve işlemelerle süslenmiştir. En görülmeye değer olanları Maharaştra eyaletinde, Evrengabad yakınlarındaki Ajanta ve Ellora mağaraları ile Bombay'ın batı kıyısına yakın Elephanta Adası'ndakilerdir. Ajanta mağaralarının tarihi İÖ 200 yılına kadar gider. Rahiplerin toplantı ve yaşama yeri olarak düşünülmüş olan bu mağaraların duvarları Buda'nın yaşamından esinlenen kabartma ve resimlerle bezelidir.
Ellora da bulunan görkemli mağara tapınak ise Hint tanrısı Şiva' ya adanmıştır. İS 8. yüzyılda insan eliyle yapılmış olan bu mağaranın sunakları ve geniş toplantı odaları bulunmaktadır.
İS 5. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Hindistan'da güçlü bir etki yaratmış olan Brahman dininin tapınakları da Hint sanatının başlıca yapıtlarındandır. Brahman tapınakları Buda-cılık'ın etkisindeki mimarlıktan farklı olarak kayalara değil düz bir zemin üzerine yapılmıştır. Bu yapıların bir özelliği de çok yüksek ve duvarlarının olağanüstü kalın oluşudur.Yapıları depremden korumak amacıyla alınan bu önlem etkili olmuş ve yapılar yüzyıllarca sağlam kalabilmiştir. Tapınakların içi Brahman dininin insanüstü nitelikler verilmiş önderlerinin heykelleriyle süslüdür. Brahman tapınaklarının en görkemlileri Bhubanesvar, Kaarak ve Makesvara tapınaklarıdır.
Hint sanatı üzerinde sırasıyla İran, İslam, Yunan ve Türk sanatının çok önemli etkileri
olmuştur.
Özellikle rhimarhk alanında görülen bu etki, birçok kültürün bileşimi ile yeni ve ilginç yapıların ortaya çıkmasını sağlamıştır. Türkler'den önce Araplar tarafından işgal edilen Hindistan'da 12. yüzyıldan sonra yaygınlık kazanan İslam sanatının örnekleri Delhi, Pencap, Bengal, Gucerat, Dekkan, Kan-pur, Malva, Agra ve Keşmir kentlerinde yoğunlukla bulunur. Hint mimarlığının İslam sanatıyla etkileşimi, çini ve resimlerle süslenmiş görkemli camiler ve türbelerde görülür. Agra kentindeki dünyaca ünlü Tac Mahal de bunlar arasındadır. 1631'de Şah Cihan çok sevdiği eşi Mümtaz Mahal ölünce, anısına, o zamana kadar görülmemiş bir türbe yaptırmaya karar verir. Dünyanın dört bir yanındaki ünlü mimarlardan tasarılar istenir. Bunlar arasından Osmanlı mimarı Muhammed İsa Efendi'nin tasarısı beğenilir. Daha birçok ünlü mimarın katkısıyla 18 yılda bitirilen bu anıtmezarın olağanüstü birçok özelliği vardır . Hint mimarisinde iç süslemelerde resim, heykel, çini, yazı gibi birçok sanat dalı iç içe geçmiştir.
M.Ö. 1.500 ile 600 yılları arasında, Veda toplumu denilen yeni bir uygarlık ortaya çıkmıştır. Bu toplumun dili ile Yunan, Roma, İran ve Orta Asya dilleri arasındaki benzerlikten yola çıkılarak Veda Uygarlığı’nın Afganistan yoluyla Hindistan’a ulaşmış istilacılar olabileceği tahmin edilmektedir.
Bütün bu tarihi bilgiler ışığında Hint Mitolojisinin oluşumu da uzun bir sürece yayılmıştır.
Vedalar, Hint mitolojisinin ilk ve ana kaynaklarıdır. Bilmek anlamındaki “Vid” fiilinden türetilen “bilgi” anlamındaki “Veda”ların ilk yazılı örneklerine, M.Ö. 1.500’lere tarihlenen “Birikimler” anlamındaki “Saṃhitalar” adlı kitaplarda rastlanmaktadır.
Hindular, Vedaların yaratılıştan bu yana var olduğuna inanır. Vedaların en yeni bölümleri yaklaşık M.Ö. 500 senesi civarında ortaya çıkmışken, en eski metin yaklaşık M.Ö. 1500 yıllarına aittir. Fakat bir çok Hint bilimci metinler yazılmadan önce, sözel gelenekte mevcut olduğu kanaatindedir.
Yüzyıllar boyunca nesilden nesile aktarılan, ağızdan ağıza nakledilen Vedalar, Hinduların mistik, kutsal metinleri olmalarının yanı sıra içerikleriyle dünya edebiyatında da özel yere sahiptir. Hindular tarafından “tanrı sözü” kabul edilen Vedalar, Hint tanrıları düşünce ve duygularının ifadesi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Veda Edebiyatı dörde ayrılmaktadır:
1. Samhitalar
2. Brahmanalar
3. Aranyakalar
4. Upanişadlar
Hindular, Vedaların yaratılıştan bu yana var olduğuna inanır. Vedaların en yeni bölümleri yaklaşık M.Ö. 500 senesi civarında ortaya çıkmışken, en eski metin yaklaşık M.Ö. 1500 yıllarına aittir. Fakat bir çok Hint bilimci metinler yazılmadan önce, sözel gelenekte mevcut olduğu kanaatindedir.
Yüzyıllar boyunca nesilden nesile aktarılan, ağızdan ağıza nakledilen Vedalar, Hinduların mistik, kutsal metinleri olmalarının yanı sıra içerikleriyle dünya edebiyatında da özel yere sahiptir. Hindular tarafından “tanrı sözü” kabul edilen Vedalar, Hint tanrıları düşünce ve duygularının ifadesi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Veda Edebiyatı dörde ayrılmaktadır:
1. Samhitalar
2. Brahmanalar
3. Aranyakalar
4. Upanişadlar
Ellora Mağaraları
Bir kayalık olan dikey yüz dışında kazılan Ellora, okuyun, mağara tapınak ve manastırları 26 km Aurangabad kuzeyinde bulunmaktadır.Doğrusal bir düzenleme uzanan, 34 mağara Budist Chaityas veya ibadet salonları ve Viharas veya manastır, Hindu ve Jai tapınakları içerir. |
5. ve 11. yüzyıl arasında yaklaşık 600 yıllık bir dönemi kapsayan, burada ilk kazı taşımaktadır Dhumar Lena (Mağarası 29). en görkemli kazı, şüphesiz, muhteşem olmasıdır Kailasa'dan Tapınağı (Mağarası 16) ki dünyanın en büyük monolitik bir yapıdır. İlginçtir, Ellora, Ajanta yerinde aksine, 'yeniden keşfedilen' değildi. Eski zamanlarda Verul olarak bilinen, sürekli günümüze kadar yüzyıllar boyunca hacılar çekti. |
Ellora gelecek nesillerin hayatını ilham ve zenginleştirmeye devam edecek bir sanatsal mirası olarak korunması için, bir Dünya Mirası Alanı olarak tasarlanmıştır.
Ajanta Mağaraları
Ajanta ve Ellora Maharashtra gururu vardır. Bu sitelerin her iki kaya mağaraları dünyaca ünlü ve Hint esnaf birkaç yüz yıl önce elde ettiği beceri ve sanat derecesini göstermektedir. Ellora yaklaşık 600 yıl daha genç iken Ajanta M.Ö. 100 tarihlidir. Ajanta köyü 99 km, yaklaşık Sahyadri tepelerde. Aurangabad, bir kaç kilometre uzakta bir mamut at nalı biçimli kaya, bir geçit, `her tepenin bir oda oluşturan ve bazı iç oda ile bakan 30 mağaralar bulunmaktadır. Al bu bir çekiç ve keski ve inanç ve Budizm ilham biraz daha katı kaya oyulmuş edilmiştir. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder